sayıklamalar6(pazıl)

***bi b.ka adanamamanın hafif meşrepliii.......

***içerlerde biyerlerde daimi aşkın gereksizliii....

***yere bu kadar yakınken düşmenin gereklilii...

***koklatılan papatyaların huzursuzluuu........

***iki sayısının güzelliii.........

***biranın sadakatiiiii.........

***bluesss...........

***inceliklerin saçmalıııı.....

***haşi(çubuk) ile yemek yemeye çalışmanın eğlencesi....

***biranın soukluuu....

***"old love" un gitar solosu.......

***badem...

***penguen okuyan brileriyle tanışamamanın, muabbetini edemeyişimin hasıl ettii, yannış sokaklarda dolaşıtııma dair his.....

***biranın beklenirlii....

***"salçalı makarna" adlı bestenin hatırlanırlııı......

***hiçkimseyeneannatacaınıbilebilememeninşaşkınlııı..

***"realization"(ericclapton) nın çalma zamanına hasta olunma hali....

***çişimmigeldi ne?gidip yapsammı bilinmezliiiiiiii....

***biranın twistoffkapaklıomlasının verdii sıratkanık....(pıst...)

***basit olmalı herşey...

***hesapsızlıkkitapsızlıknegüzeldirallaaaaaammmm!!!

***şşş...susbiras...

hiçbişey

Önce bilmiordum bile
Sonra gördüm
Hiç umrumda deildi
Sonra, merak ettim
Ama umrumdan çıktı
Sonra gitti
Aklımdan uçtu
Sonra bi vakitsiz geldi
Yürüdük
Sonra gittim
Aklıma kondu
Sonra geldim
Aklımdan uçtu, dalı kaldı
Sonra hiç…

G.U.S.S. Soru 1

hayatın Louvre Müzesinin avlusundaki b.ka ne kadar benzer?

slothhayvanı

Slothlar

Yavaş hareket etmek ve enerjisizlik genel tavırlarıdır.hayatını aaçlara asılarak ve sallanarak geçirir. Kürkünün üzerinde yetişen yosunlar slothlara yeşil renk veririr, bu da onnar için doal bir korunma ve gizlenme yöntemidir. bir yamur ormanında ağaç dallarından sarkan devasa yaprak kütlelerinin bir sloth olma ihtimali çok yüksektir.
Bir sloth evini Nikaragua’dan Peru’ya kadar olan bölgedeki ağaç tepelerine yapar. Hem tropik ormanlarda hemde dağ yamaçlarında yaşayabilirler( deniz seviyesinden yaklaşık 2,5 km yukarda).
Slothlar 50 ile 75 cm e kadar büyüyebilirler, 4,5 kg ile 9 kg arasıda ağırlıkları olabilir. En önemli özellikleri ayaklarıdır. Kocaman, bükük kancaya benzeyen pençeleri vardır. Pençelerini kendini savunmak için kullanıyor olsalarda daha çok dallardan sarkmak ve sallanmak içindir o güzelim pençeler. Sloth sallanırken kürkü vücüduna gelen suyu biriktirerek, kestirirken bi yaprak kümesi gibi görünmesini saalayan yeşil yosunların oluşumuna yardım eder. Lezzetli meyveleri, taze kuru yaprakları ve taze dalları yemeye bayılırlar. Yaşadıkları ağaçlarda bütün besinleri bulabilirler. Karın doyurma saatleri güneş batmadan hemen önceki dakikalardır. Her şeyi sallanarak yaptıkları gibi çiftleşirken de sallanırlar. Dişi slothlar 263 günlük hamilelikten sonra küçük bi bebek dünyaya getirirler. Bebek doar doomaz pençelerini annesinin göğüslerine geçirir ve yaprak yemeye başlayana kadar orda annesini emer. Slothlar yerde yürüyemezler çünkü pençeleri buna izin vermez, yerde ancak yavaş yavaş sürünerek ilerleyebilirler. Bu durumda sallanarak ilerlemeleri daha mantıklıdır tabii kü. Çok iyi yüzerler, başlarını 270 derece çevirebilir ve vücutları hareketliyken başlarını sabit tutabilirler. Slothlar ağaçlarından hafta bi inerler ,inme nedenleri de işemek ve s.çmaktır. Islıa benzeyen tiz bir ses çıkarırlar. Yavru slothlar sa annelerinden uzak kaldıkları zaman meeeee ler. .......................................................:)

daa neler var bu dünyada...yaaaa...............

herşeyibilmek

okadarbildiinisanırsınki...

sanrınıyitirdiindeyavaşyavaşakar...

kendinedahadayakınlaşırsın...
kendindeol...

aksıno...

...

git unut!

yesinner tarzını!

insan sevmedii birine kızmamalı, gıcık olmalı,küfür etmeli dümdüz, s.ktretmeli sora, düşünmeye bile değmemeli, düşündüünde kendine kızmalı çünkü kendini sevmeli, hemen sevdiin bi şarkıyı sölemeli öle zamannarda, kendi değerini kendi kendine arttırmalı...

insan sevmedii birine kızmamalı, kale alır gibi görünüp iki yüzlülük bile yapabilmeli,çaktırmadan ciddiciddi laf falan sokmalı, hatta üstüne erimiş mum dökmeli (..:D...bak bi eski hikayeyi anımsadım)

insan sevmedii birine kızmamalı, içkisine ilaçta atabilmeli...

insan sevmedii birine kızmamalı, ona musiliçirebilmeli, arabasıan os...k bombası bile atmalı...

başka?

şıp

yağmurlar bitmek üzere...bilemedin 4 yada 5 gün daha yağmur yağacak oda nisan ın hatrına...ıslanmalarım, evden çıkarken almadıım şemsiyelrim, kapşonunu takmadıım anorakım, pantolon paçalarımı dalmaçyalıya çeviren çamurlu kaldırım damlacıkları, yollarda içinden cengaver gibi geçtiim akarsular...ve istanbul'un yağmuru(bunu deme! son gün üzülürsün...bunu ertlemelisin...)...

en çok o yamur...en çok o yamur damllaları....en çok o yamur damllaları yüzüme yağsın...

arınmak gibi...beklemek gibi...korkmamak gibi...saklanmamak gibi...ıslanmak gibi...

yürümyürüm yürümek gibi...ıssızlık gibi...

sokak gibi...

susman gibi...

kedikoalakaranfil

"kuşların pençesi kanadı

çöllerin ıssızlıı

ormanın ruhu olmalıyım

insanların doorusu yalanı

zamanın bugünü yarını

herşeyin farkına varmalıyım"

gece biter...

bispisis

kıymetlimissssssssi ararken bazen ten kendine yabancı bi hal alır............

değişirissss....ne olduumusu bilemeyiss....

gözlerimisss yerin dibine dibine bakar ya da karşıdakine piiisssspiiissss sssırıtırrrıss...

insanlıını kaybetmiştirriss......ama öle üsülürüssssski bide....insandan daha insanısstır böle durumlarda....kıymetlimisssss bisten uzaklaştıkçaaaa....uzaklaştıkçaaaaa......kıymetimisiiiii

yitiririssssssssss.......güvenimisss kalmassss...saptıımııısssss yollarımıs bize ihanet etmiştiiiiiiiiirrrrrrr...kıymetlimisi bisten uzak düşürmüştürr.......tesadüflere karışır kıymetlimisssssssse ulaşma yolu.....o tesadüf olmuş mudur?...oldu da fark etmediysek üsssskünüm...

olduda farkettiysek yolumusss açık , cesaret bissimle olsun....

kıymetlimisssssss bisi bisten alırrr......

kıymetlimisssssssss............

bisssseeee gelll!!!

kıymetlimisssssssss............
bisssseeee gelll!!!

kıymetlimisssssssss............
bisssseeee gelll!!!

buldum

penamı bulamıoooooom!

"burnununucundaykengözgözegeldiinkelebeeuzakolduun

kadaruzakverahatsısparmaklarınınuçlarınınyürüyeceiiii" diorumbenbana...kimeneyse...şşşş..sakin!!

bazen

zaman bazen istediim kadar yavaş geçmez...birden bire güneş batar, birden bire üşürüm, birden bire gitmek gerekir...giderken hep eksik kalır...her seferinde...bu eksiklik çıldırtacak gibi gelir bigün...bu çıldırışın cevabını bilmek için yeterlidir yaşadıklarım ama o kadar inatçıyım ki, kendimden uzakım, cevap istemiorum...yaşadıklarımı görmezden geliorum...yaşamamış olmayı tercih etmekten değil...yaşadıım her anın bir sonrakinden bağımsız olmasını istediimden...ama her zaman deil bazen...mesela bu gece...dünden bugünden ve yarından baımsız olsun...istediim sesten başka, minör gamlardan başka hiç bişey duymak istemediim bu gece...kendine özel olsun...suya yazmak gibi olsun... duyduklarım ve aklımdakalanlar sabaha kadar dönsün dursun, dönsün dursun...

yer etsinler bi yerlerimde duyduklarım senden ...yıllarsonra hatırlamak için...yıllar sonra bi yerlerden telefonunu bulup seni aramak için...yada hemen yarın seni aram için bahanem olsun die...hemen şimdi uyumadan kaybolmak için...hepsine tek tek tekrar cevap vermek için...

bi şarkı gibi ...şşşş....dur!..biraz daha çalsın...

el elmaz

sabah gezete okuyodum...gazetenin cumartesi eki..bi köşe yazısı...hani şu trend hatun yazar tayfası var ya...onnardan biri...110 dan bahsedio...ve üstüne "özledim seni"nin sözlerini yazmış...

aklım yürüdü…

110 un keşfi elmanın keşfiyle aynı günnere,saatlere ve hatta annara denk gelmektedir bende...iki keşifte : uzaklardan gelip sahile sakin sakin vuran dalgalar gibiydi...yavaş ama uzaktan...kafa dinnemek için başını yastıa koyup gözlerini kapatmak gibi...dingin...sessizz…yada kendimden tanım bakabildim en uzaklar gibi… çok çok çok konuşmak isterken konuşmadan annaşmak gibi bişeydi …gülümsemeyi tanımlamak gibi falanda denebilir…bi çeşit cevaptı da galiba benim için…keşiftiler…bana dairdiler…

Yürümeye devam ettim…bi süre daha…

Sora 110 un CD sini buldum bi yerlerden, koydum, 3.şarkıya tıkladım…çaldı abiler banttan…

…özledim seni bugün sebep yokken

…hala ilk günkü gibi aklımdasın

…sen duyduğum en güzel cümlenin en güzel öznesi

tanrının unuttuğu bu kentte

cennetten düşen bir manzara gibi…

özledim seni…

küflenmiş ruhum unutmadı…

özledim seni bugün sebep yokken…

Der gider…………

then uncle Eric blueses and stops my walking mind...;)