da vinci code

annatması çok fasla mühim olmayan bir ekilme hadisesinden soora, sefkili sbsp in "hade davinci code'a gidelim" nidaları arasında kendimizi sinema bileti alırken bulduk! şahsıma munasır huyum olan "popüler olandan kaaaaaaaaçççççççç" refleksime ramen gittim(k)...içimdeki merak azabı filmi gidip görmeden geçmeyecek gibiydi...kan ter içinde sinema koltuklarına oturduumuzda filmin kötü ve sıkıcı olması durumunda bide bu sıkıntı ile neyin ne olduunu annamaya çalışmayayım yahu die düşünerek (ki kitabı okumadım dı) sefkili sbsp ten (ki kitabını okumuş ve sanırsamki iki cümlesinden birinde 2 günde okudum valla tuula gibi kitabı şeklinde şuh nidalar vardı..:)...) olayın hakkında önbilgi istedim...bi beş dakka hiç bişe hatırlamamasına karşın en önemli bilgileri verdi ki bende raat isledim filmi...mesela davincinin ve newton en .aşşaklı üyeleri olduu bir tarikatın varlıından bu tarikatın isanın bir karısı(m.meryem) olduuna ve soyunu devam ettirdiine inandıından ve çoğunluk hristiyanların başşehri olan vatikan tarafından da bu soyun yok edilmek istendiini falan annattı...neyse film başladı...film başlar başlamaz bir bilinmezlik içine düşülüo..sanki eline renkli küp verip 15 dk.da çözmemizi istiolar gibi bi his kaplıo insanın içini...her şey aslında şifre...hiç bi şey göründüü gibi diil...tarih yanılsamalar üzerine kurulmuş büyük bir bulmaca kokusu yayılıo etrafa...filmden çıktıktan sora zaten hiç bişeye bi kezdaa inanasım gelmedi...(katmerledim kendi hiçsel var oluşumu...) kutsal kase die bilinen şeyin aslında bambaşka bi şeyi ima etiini, bu imaların altında sümen altı edilen bambaşka gerçeklerin olduunu ve tarihin bu durumda bamşka yazılabileceini ve insanlıında bambaşka yerlerde olabileceiini falan annıyosun ve bunnarın gerçeklik payı gayet te var gibi gelio...bize yıllardır öretilen gerçek! lerden kurgusal mantık olarak hiç de uzak deil ki günümüzde bu sümen altı olayların inanılırlıına dair var olan ip uçlarının gerçekliide elle tutulan cinsten yani cismen ve fikren var!!!...tabi bide bu filmden sonra insanın komplo teorisyeni olası gelio...seneryoya daha doorusu kitaba saygı duydum çünkü zeka pırıltıları tin tin parlaya parlaya gözümün içine girdi...olaylar o kadar hızlı akıyo ki konuya hakim olmaya çalışırken filmin orasına burasına dikkat edemiosun amma zaten tom amcamın varlıı bi etken bu dikkat edememe durumuna...tabi bideeee...audrey aplamıs...her zamanki gibi iddasıs güzellii, gizli gülüşü ve fransız aksanlı ınkılısçesi insanda tebessüm ihtiyacı douruo!!sevdiimis bi aplamısdır!!bide baya uzun sürüomuş yaf...ikibuçuk saat...nası geçtiini annamadım...sevdimfilmi...kitabını akusam daha mı fasla zevk alırdım sanmıorum....böylede çok küseldi......